Başarının Yolları
OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ
Bir toplumu yetiştirmede, insan davranışlarına istendik yönde değişiklikler yaratmada okul
önemli bir kurumdur. Ayrıca günümüz toplumlarında elekronik, genetik, bilgiyar, tıp vb. bir çok
alanda önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Tüm bu yaşanan gelişmelere bakarak, bilginin öneminin
arttığını, sanayi toplumlarından sonra bilgi toplumlarının oluşmaya başladığını söyleyebiliriz. Bu
bağlamda; bilgi, okul ve okul başarısı bireyin hayat başarısında tek başına önemli olmasa da önemli
bir hale gelmiştir.
Öğrencilerin okul başarılarının artırılması ve başarısızlıkların en aza indirilebilmesi için,
başarısızlık nedenleri üzerinde birçok araştırma yapılmaktadır. Okulda başarısızlığın sebepleri
nelerdir, sorun neren kaynaklanmaktadır?
Bunun cevaplarının açık bir şekilde ortaya konulması gerekmektedir. Ancak genelde başarı
durumu hemen sahiplenilirken, başarısızlık durumunda hiç kimse sorumluluk almak istememektedir.
Üniversitede öğretim elemanları, fakülteye gelen öğretmen adaylarını yetersiz buluyor ve liselerde iyi
yetiştirilmediklerini iddia ediyor. Lise öğretmeni ilköğretim öğretmenlerini suçluyor. İlköğretim
öğretmenleri çocuğun ailesini yetersiz buluyor. Aile ya okulu suçluyor ya da çocuğun ‚okumakta gözü
olmadığını‛, ‚tembel‛ olduğunu söyleyerek sorumluluğu kendi üzerlerinden atmaya çalışıyorlar.
Öğrenci başarısızlığının nedenleri üzerinde yapılan bir araştırmada, okul yöneticileri ve öğretmenler
öğrenci başarısızlığının nedenleri arasında ‘veli ve çevresel faktörleri’ yüksek oranda tercih ederken,
veli ve öğrenciler ise ‘öğretmen faktörü ve okul ve eğitim yönetimi faktörünü’ öncelikli olarak
göstermişlerdir.
Çocukların eğitim ortamındaki gelişiminde en temel ilkelerinden birisi, öğretmenlerin,
öğrencilerin, idarecilerin ve ailelerin bu süreçte hep birlikte yer almasıdır. Çocukların okul ortamında
kazandıkları becerilerin ev ortamında pekiştirilmesi ve geliştirilmesi, okul-ev tutarlılığının sağlanması
ve ailelerin okul ortamının etkili bir ögesi haline gelebilmesi eğitim sürecinin en önemli hedefidir.
Bu yazıda okul başarısında ya da başarısızlığında önemli bir payı olduğu düşünülen aile
etkenleri ele alınacaktır.
Öğrencinin okul başarısında aile faktörünün incelendiği bir araştırmada, ailevi sorunu olan ve
olmayan öğrencilerin okul başarı düzeyleri karşılaştırılmıştır ( Dam,2008). Araştırma sonuçlarına
göre; en yüksek başarı ortalaması, ailesiyle sorun yaşamadıklarını, aksine ailesinin kendilerine karşı
tutum ve davranışlarından memnun olduklarını ifade eden öğrencilere aittir. Öğrencilerin bazı
açıklamaları şu şekildedir:
Ailemi çok seviyorum, ailem her konuda çok anlayışlı. Annemi babamı tebrik ediyorum.
Tam 6 kardeşiz, hepimize aynı sevgiyi gösteriyorlar.‛
Ailem bana tam istediğim gibi davranıyor. Beni tamamen serbest bırakmadan, sanki
yaşıtlarıyla konuşurmuş gibi benimle konuşuyorlar.
Ailemiz huzurlu ve mutludur. Tartışma ve kavga ortamı yoktur. Ailem benim ve
kardeşlerimin tüm isteklerimizi ayırım yapmadan elinden geldiğince karşılamaktadır. Ailem
derslerimle çok ilgilidir. Derslerime çalışmam için ortam hazırlarlar ve en az benim kadar ilgi
gösterirler, zaten kendime ait bir odam var. Ailemle her şekilde ve her yönden sorunlarımı paylaşırım.
Ailevi sorunu olduğunu söylene öğrencilerin yaşadıkları sorunlar şunlardır:
İletişim sorunları, ilgisizlik, uygun ders çalışma ortamının bulunmayışı;
Anne ve/veya babanın ölümü;
Anne-babanın ayrılması;
Anne-baba arasında tartışmalar, kavgalar;
Fakirlik, çeşitli hastalıklar;
Ailesinden ayrı kalma.
Bu öğrenciler arasında( ailevi sorunları olan ) başarı düzeyi en yüksek olan grup ailesinden
ayrı kalan öğrenciler, başarı düzeyi en düşük olan grup ise anne-babayla iletişim sorunu olan, anne-
babanın ilgisiz olduğu ve uygun ders çalışma ortamı bulunmayan öğrencilerdir. Görüldüğü gibi en
düşük başarı ortalamasına ailesiyle iletişim sorunları yaşayan ve ilgisizliklerinden yakınan öğrenciler
sahiptir.
Öğrencilerin Okul Başarısını Olumsuz Yönde Etkileyen Ailevi Sorunlar
İletişim Sorunları
Aile içi iletişim çocuğun gelişiminde önemli bir yer tutmaktadır. Bireylerin kendini ve çevresini
anlayabilmesi için iletişime girmesi önemli ve gereklidir. Ailenin çocuğu veya ergeni etkin bir şekilde
dinlemesi ve onlara karşı dürüst ve açık olması çocukların duygu ve düşüncelerini etkin bir şekilde
ifade etmesinde etkili olabilmektedir. Ailede çocuğun birey olarak görülmemesi, kuşak
çatışmalarından kaynaklı karşılıklı iletilerin çözülüp anlaşılamaması, duygu ve düşüncelerin açıkça
söylenmemesi, rahat konuşulamaması gibi kişiler arası iletişim engelleri ailedeki iletişimi olumsuz
yönde etkileyebilir ( Şahin ve Aral , 2012).
Doğal ve keyifli iletişimin en rahat kurulduğu yer ve zamanlardan birisi de yemek masaları ve
yemek saatleridir. Ailecek akşam yemeklerinin hep birlikte yemenin çocuk ruh sağlığı üzerinde pek
çok koruyucu etkisi olduğu bulunmuştur. Birlikte yemek yiyen ailelere mensup çocuk ve ergenlerde
ruh sağlığı problemlerine daha seyrek rastlandığı, bu çocukların kendine güvenlerinin daha fazla
olduğu bir gerçektir. Çünkü, ailece sofraya oturmak, ruh sağlığını koruyan, birleştirici ve aile hayatı
için düzenleyici bir mekanizmadır.
Gerçekçi Olmayan Beklentiler
Bazı anne-babalar çocuklarının yeteneklerini, kapasitelerini ve ilgilerini tanımadıkları için
onlardan gerçekçi olmayan yüksek bir başarı beklentisi içine girmektedirler. Ailelerinin bu
beklentilerini karşılamakta güçlük çeken çocuklar, olumsuz bir benlik kavramı geliştirmekte, gerginlik
ve kaygı yaşamaktadır. Bu durum onları paniğe sürükleyerek başarı düzeylerinin daha da düşmesine
neden olmaktadır.
“Annem ve babam; biz okuyamadık sen oku, bizi bu fakirlikten kurtar diye baskı yapıyorlar.
Ben de üzülüyorum, onları düşünüp çok çalışmaya gayret ediyorum ama çok yapamıyorum ve liseyi
bitiremezsem, meslek sahibi olamazsam diye korkuyorum.‛” ( Dam,2008).
Kıyaslanma
Çocukların aile ortamında en çok şikâyetçi oldukları konulardan birisi de kardeşleri veya
arkadaşlarıyla kıyaslanmalarıdır. Ailenin mukayeseci tavrı nedeniyle hem ailesine hem de mukayese
edildiği kardeşi ya da arkadaşına karşı olumsuz düşünce ve tavırlar geliştiren çocuk, bu nedenle
potansiyelinin altında bir çalışma ve başarı sergileyebilir. Her çocuk kendine özeldir, asla başkasıyla
kıyaslanmamalıdır ( Dam, 2008).
İlgisizlik
‘Bakarsan bağ olur bakmazsan dağ olur’ atasözünde açık bir şekilde işaret edildiği gibi,
çocuğun eğitim sürecinde başarıya ulaşmasında en önemli unsur öğretmenlerin, idarecilerin ve en
önemlisi de velilerin ilgisidir. İlgisiz aile çocuklarında kişilik ve davranış bozuklukları, sosyal
uyumsuzluk, düşük başarı gibi sorunlar daha sıklıkla görülmektedir.
Öğrenci davranışları ve akademik başarıları üzerinde yapılan bir araştırmada, okulda olumlu
davranışlara sahip olan öğrencilerin büyük çoğunlunun akademik başarılarının da yüksek olduğu,
olumsuz davranışlara sahip olan öğrencilerin de tamamına yakının akademik başarısının da düşük
olduğu ortaya çıkmıştır (Özer).
Kendileriyle ilgilenildiğini gören çocuk, daha dikkatli davranacak ve daha iyi motive olacaktır.
Çalışma ortamı
Öğrencilerin evlerindeki çalışma ortamları da onların başarılarında belirleyici olmaktadır.
Öğrenmenin temeli etkili çalışmadır. Çocuğun okul başarısı için evde verimli çalışabilmesi için uygun
çalışma ortamı sağlanmalıdır. Evin fiziki yapısı uygunsa ayrı bir çalışma odası, bu imkan yoksa, sakin,
gürültüsüz, ısı ve ışık sorunu olmayan, televizyon, bilgisayar gibi dikkatini dağıtacak uyarıcıların
olmadığı uygun bir ortam hazırlanmalıdır.
Huzursuz Aile Ortamı
Çocuğun okul başarısının yanında onun duygusal, sosyal ve psikolojik gelişimini etkileyen
önemli bir husus da sürekli tartışma ve kavgaların yaşandığı huzursuz aile ortamıdır. Anne-baba
arasında yaşanan çatışma ve tartışmalar, sadece tarafları değil tüm aile bireylerini etkilemektedir.
Dolayısıyla anne-babalar sorunlarını çocuklarının yanında değil, onların etkilenmeyeceği ortamlarda
tartışmalı ve çözüm aramalıdırlar.
Çocuk hem ailedeki huzursuzluğu saklamak hem de bu huzursuzluktan saklanmak için
dışarıda saldırganca davranabilir, aile kavgalarına tepkisini dışarıda kavga ederek gösterebilir (
Apuhan, 2005).
KAYNAKLAR
Apuhan, Recep Şükrü, Ergenlerle İletişim, Timaş Yay. İstanbul 2005.
Dam, H. (2008).Öğrencinin Okul Başarısında Aile Faktörü. Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Dergisi,7(14), 75-99.
Özer, Recep. Rize İlinde Öğrenci Başarısızlığının Çeşitli Faktör ve Değişkenlere Göre İncelenmesi,
http://www.rizeram.gov.tr/yayinlar/arastirmalar/ogrenci_basarisizligi.htm
Şahin ve Aral ( 2012).Aile İçi İletişim. Ankara Sağlık Bilimleri Dergisi,1 (3), 55-66.
Rehber Öğretmen: Gülcan YAVAŞ
Adres:
Adalet Mh. Lise Cd. No 3 Osmangazi/BURSA Adres Kodu 1353424656
Telefon
0224 246 96 26